Elbette adeta bebek gibi bir cilde sahip olmak hepimizin isteği… Ancak gerçek şu ki pek çoğumuz lekenlenme, kızarıklık, tahriş v.b. bazı cilt hassasiyetlerini sıklıkla yaşıyoruz. Şanslıysak, iyi ihtimalle!, yüzümüzdeki kızarıklık sadece birkaç günlük can sıkıcı bir durum olarak geçip gidiyor. Ne yazık ki en kötüsü, aslında altta yatan bir sağlık sorunu olabileceği gibi ileri derecede tahrişe ve akabinde bizde ciddi bir güvensizlik sebebine dönüşebilmesi. Peki, bu cilt kızarılıklarından kurtulmanın bir yolu var mı?
Cilt kızarıklığının sebebi, akne, gül hastalığı, sıcak-soğuk hassasiyeti olabilse de yüz kızarıklığını azaltmak, yatıştırmak ve nötralize etmek için neler yapabiliriz biraz araştırmak istedim. Çünkü ben de geçtiğimiz 2 ay boyunca bununla uğraştım. Neden oldu, nasıl iyileşti hepsini anlatacağım sırayla…
Yüzdeki Kızarıklığa Ne Sebep Olur?
Alın kırışıklıkları için evde uygulanabilen, doğal çözüm önerilerini okumak için–> alın kırışıklıkları için doğal çözüm
Kullanılan cilt bakım ürünlerinden, yaşam tarzına veya bazı sağlık sorunlarına kadar pek çok neden sayılabilir aslında. Genetik faktörler, sıcak-soğuk dengesizlikleri, güneş ışınları, baharatlı yiyecekler, akne, kuruluk, alerjiler cilt kızarıklıklarına katkıda bulunabiliyor.
Tüm bu sebeplerden ötürü, bir dermatologu ziyaret etmek, sorunu doğru ele almak ve tüm gizli nedenleri ortadan kaldırmak için en iyi ilk adımdır Çünkü, kızarıklığı keyfi olarak tedavi etmek yerine sorunun kökenine inmiş, en kısa ve kesin çözümü bulmuş olursunuz.
Cilt Kızarılıklarından Kurtulmanın Yolları
Elbette en önemlisi ve ilk yapılması gereken, nedenini bulmaktır. Ardından buna uygun çözümü araştırmak gerekir. İşte bunlardan bazıları;
Akneye bağlı kızarıklık :
Benim yaşadığım tam olarak buydu. Ucu olmayan ama içi iltihap dolu, oldukça şiş akneler birer birer çıkmaya başladı. Nasıl olduğunu anlayamadan yüzümün birkaç yerini sardılar. İltihap dışarı çıkamadığı ama içeriden de onu kurutacak bir etken olmadığı için oldukça kızarık, can acıtıcı ve kötü bir görünümdeydiler.
Başlarda oldukça panik olup farklı ürünler denedim. Ancak bunun hata olduğunu kısa zamanda fark ettim. Bir sürü ürünü cildime sürmeden önce sakinleşmeli ve ardından bunları nasıl sakinleştireceğimi de çözmeliydim.
- İşe, akneleri ve kızarıklığı içeriden etkileyen olumsuz faktörleri araştırarak başladım. Başta şekeri tamamen kestim ancak yeterli olmadı. Ardından süt ve gluten içerikli besinleri azaltmakla devam ettim. Bunları yaptıkça aknelerin en azından artmadığını, boylarınınsa artık büyümediklerini fark ettim. Durum böyle olunca gluten içerikli besinleri tamamen çıkarıp, süt ürünlerini de en asgari seviyeye çektim. (Bunların hepsini doktorumla da görüşerek yaptım!)
- Akne konusunda bilinmesi gereken en önemli şey, ne kadar erken harekete geçerseniz o kadar iyi olduğudur. Doktorumun tavsiyesiyle vücuttaki enflamasyonu düşerecek bazı ilaçlar da kullanmam gerekti (Çünkü benim yaşadığım oldukça ciddi seviyedeydi).
- Şimdiye kadar bahsettiklerim içeriden iyileştirmek üzerineydi. Dışarıdan ise salisilik asit içeren peeling ve serumlar kullandım (Akne ve sivilceler için kullanılan pek çok kozmetik üründe yer alır) Çünkü salisilik asit, cildin üst katmanın soyulmasını ve hücresel yenilenmeyi teşvik etmesiyle bilinir. %2BHA içeren ürünler gibi peeling ürünleri aslında aknenin içindeki iltihabın dışarı çıkmasına da yardımcı olmaktadır. Çünkü iltihap çıkmadığı takdirde iyileşmiş olduğunu sansanız da bir gün aynı yerden aynı şekilde geri dönebiliyor.
- Bu noktada temizleyiciler, kullanılan serumlar ve nemlendirici kremler özenle seçilmeli. Ben daha çok Aveneu ürünlerini tercih ettim ve onlarla sonuç aldım.
- Akne solmaya başladığı zaman en çok dikkat edilmesi gereken de geride iz-leke bırakmamasıdır. Akne eğilimli cilt kurumaya meyilli olduğundan yağsız iyi bir nemlendirici ile cildi destekledim.
Kuruluktan kaynaklanan kızarıklık :
Kuru ciltler kolay zarar görmeye açık olabiliyorlar. Bu aslında cildin mikroorganizmalardan kaynaklanan enfeksiyonlara karşı savunmasız hale geldiği ve bu da hassasiyet ve kızarıklığa yol açtığı anlamına gelir. Kuruluğa bağlı kızarıklığı durdurmak için peeling sıklığını azaltmayı deneyebilirsiniz. Kullanılan ürünlerin içerisinde cildi soyma, pul pul dökme etkisi bulunan asitlerin olmamasına da özen göstermek gerekli. Cilt bariyerini nemle güçlendirmekse yapılabilecek en iyi şey. Özellikle kuru ciltler için formüle edilmiş, etkisi kanıtlanmış yüz nemlendiricileri aramakta fayda var.
Roza / Gül Hastalığı ile ilişkili kızarılık :
Mutlaka doktor kontrolüne olunması gereken bir cilt hastalığıdır. Kızarılıklar başlangıçta uzun sürmez ve kaybolur. İlerledikçe kalıcılı kızarıklıklar görülür.
Seboreik dermatit :
Genetik bir egzama türüdür. Saçlı deride, kaşlarda, erkeklerde sakal içleri gibi bölgelerde görülebilir. Kaşıntılıdır, kabuklanabilir. Etkilenen bölgenin nazikçe temizlenmesi ardından da doktor kontrolünde kremler kullanılması tavsiye edilmektedir.
Kontakt dermatit :
Nedeni belirlenene kadar kontakt dermatit kaynaklı kızarıklığı gidermek zordur. Çünkü kontakt dermatit, cilde temas eden ve onu tahriş eden veya alerjik cilt reaksiyonuna neden olan bir şey olduğunda ortaya çıkar.
Parfüm ve boya içeren tahriş edici maddelerle temastan korumak, hipoalerjenik kremler, sabunlar ve deterjanlar kullanmakta fayda var.
Atopik dermatit veya egzama :
Kronik ve kaşıntılı bir cilt rahatsızlığı olan atopik dermatit / egzama, genellikle genetik ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonundan kaynaklanır. Atopik dermatitin neden olduğu kızarıklık için en iyi tedavi, tahriş edici maddeler ve alerjenlerle teması azaltmaktır. Seramid, hyaluronik asit ve gliserin içeren nemlendiricilerin yatıştırmanın harika yolları olduğu belirtiliyor.
Cilt Kızarıklıklarından Kurtulmak için Evdeki Çözümler Neler?
- Papatya çayı benim sevdiklerimden. Cildi soğutmak için temiz bezin yeni demlenmiş papatya çayına batırarak cilde kompres yapıyorum. Papatya, sakinleştirici özellikleriyle biliniyor zaten ve onu soğuk kompres ile uyguladığım da şişmiş cilt rahatlıyor.
- Salatalık maskesi de bir diğer alternatif olabilir. Cildi biraz rahatlatmak için salatalık ve yoğurttan basit bir maske yapılabilir. Her iki bileşen de kızarık cildi rahatlatmaya yardımcı olur.
- Enflamasyonu yatıştırmak için niasinamid içeren ürünler de kullandım. Özelikle de %10 Niasinamid içerikli serum kullanıyorum. Çünkü, Niasinamid, cilt bakımında en üst düzey çoklu yardımcıdır. Aynı zamanda iltihabı yatıştırır, cilt tonunu eşitler ve cildi güçlendirmeye yardımcı olur.
- Bu süreçte güneş ışığından korunmak önemli olduğundan yüksek koruyuculu güneş kremi kullandım.
- Baharatlı yiyeceklerin yanı sıra hassas ciltler için tahriş edici ve kurutucu olabilen nane, parabenler, sülfatlar, alkol içerikli ürünlerden de uzak durdum. Bunların yerine, cilt bariyerini güçlendirecek ve aynı zamanda çevresel stres faktörlerine karşı bir kalkan görevi görecek sağlayacak seramidler ve hyaluronik asit gibi bileşenlerden oluşan nemlendiriciler tercih ettim. Bu noktada gül yağı, aloe ve yulaf gibi sakinleştirici özelliklere sahip ürünler doğal ürünler oldukça fayda sağladı.
Peki Cilt Kızarıklığını Gizlemenin Yolu Nedir?
- Evde olduğunuz zamanlarda sizi ne kadar rahatsız etseler de makyajdan uzak durmak iyi bir seçenektir. Diğer yandan kızarıklığı gizlemeniz gerektiğinde de yeşil tonlu kapatıcılarla işe başlamanızı öneririm. Çünkü kızarıklığın rengini düzeltmeye yardımcı olup, cildi nötr hale getiriyor. Bu yeşil kapatıcı üstüne diğer makyaj ürünlerini uygulayarak devam ederseniz, kızarıklığın hiç de belli olmadığını fark edeceksiniz.
- Son bir küçük uyarı, cilt kızarıklıklarıyla uğraşıyorsanız, makyaj fırçalarından kaçınmakta fayda olabilir. Çünkü kıllar, zaten hassas olan cildin daha da kızarık ve tahriş olmasına neden olabilir. Bunun yerine hafif ıslatılmış makyaj süngeri daha nazik bir seçim olabilir.
- Uyarı : Kullanacağınız malzeme, güzelliğe pek çok faydası olan doğal bir ürün dahi olsa dilk defa kullanacağınız hemen her ürünü öncelikle test etmelisiniz. Düzenli kullandığınız ilaçlarınız, belirli bir rahatsızlığınız varsa hamilelik veya emzirme dönemindeyseniz, ayrıca alerjen tepkiler veren bir bünyeniz, cildiniz varsa doktorunuza danışmadan asla kullanmamalısınız. Tereddüt ettiğiniz her noktada bir uzmana danışmalısınız. Sitenin içeriği ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Bilgiler hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Site bilgilerine dayanarak tanı ve tedavinin yönlendirilmesi önerilmez. Bu sitede verilen bilgiler bilimsel referans olarak gösterilemez.
